Elektrikli otomobiller, benzinli ve dizel otomobillere kıyasla ortalama yüzde 50 daha uygun toplam maliyet pozitif yanları sunuyor.
AA muhabirinin Otomotiv Dağıtıcıları ve Mobilite Derneği (ODMD) verilerinden derlediği bilgilere gore, Türkiye’de senenin 4 ayında 2023’ün aynı dönemine gore “tam elektrikli” otomobil satış sayısı yüzde 273 artışla 20 bin 255 oldu.
Tam elektrikli otomobillerin toplam satışlar içindeki oranı geçen senenin aynı dönemine kıyasla yüzde 2,1’den yüzde 6,9’a, hibrit otomobillerin oranı ise yüzde 11,1’den yüzde 14,9’a terfi etti. Uzatılmış menzil elektrikli otomobiller de dahil edildiğinde ocak-nisan döneminde toplam pazarın yüzde 22,7’sini içinde elektrikli motor da bulunan araçların temsil etmiş olduğu görüldü.
Elektrikli otomobile olan ilginin en büyük sebepleri içinde içten yanmalı motora haiz araçlara kıyasla daha düşük toplam satın alma ve bakım maliyeti şeklinde nedenler yer ediniyor. Sadece sigorta ve kasko mevzularındaki bazı belirsizlikler devam ediyor.
Daha uzun güvence süreleri
AA muhabirinin Togg’un bir raporundan derlediği verilere gore, içten yanmalı C-SUV bir otomobille kıyaslandığında Türkiye’de en fazla satılan elektrikli otomobil olan C-SUV segmentindeki Togg T10X, kullanım ömrü süresince içten yanmalı otomobillere kıyasla yüzde 85 daha uygun bakım maliyeti sunuyor.
T10X satın alanlara 3 yıl/100 bin kilometre güvence ve 8 yıl/160 bin kilometre batarya garantisi sunulurken, fosil yakıtlı bir C-SUV otomobile 2-4 yıl arası güvence veriliyor.
Bakım periyodu Togg T10X için 2 yıl ya da 40 bin kilometre olarak belirlenirken, içten yanmalı C-SUV bir otomobilin bakım aralığı ise 1 yıl ya da 15-20 bin kilometre aralığında olabiliyor.
Rutin bakım harcamaları
Elektrikli otomobillerin ve T10X’in rutin bakımları içinde yalnızca “polen filtresi” ve “fren hidrolik” sıvısı bulunuyor. Söz mevzusu aksamların 2 yıl bakım maliyeti 3-5 bin lira içinde değişkenlik gösterebiliyor.
İçten yanmalı araçlarda 2 senelik bakımlar içinde yer edinen “motor yağı, hava, polen, yağ filtreleri ve yakıt filtresinin yanı sıra fren hidrolik sıvısı ve buji bakım” maliyetleri 25-30 bin liraya kadar yükselebiliyor.
Daha uygun toplam maliyet pozitif yanları
Elektrikli otomobiller, düşük toplam kullanım maliyetiyle içten yanmalı modellere karşı daha rekabetçi pozisyon alıyor.
Gene Togg T10X özelinde bakıldığında, “finansal maliyet”, “3 yıl MTV” ve “3 yıl enerji/yakıt harcaması” şeklinde maddeler çerçevesinde elektrikli araçlar yüzde 48 daha uygun toplam maliyet pozitif yanları sunuyor.
Elektrikli otomobillerde 10 kata kadar yakıt ekonomisi sağlanabiliyor
Öteki taraftan, Skywell Türkiye Dağıtıcısı Yüce Motor’dan alınan bilgilere gore ise elektrikli otomobillerde 10 kata kadar yakıt ekonomisi sağlanabiliyor.
Bakım maliyetleri açısından benzinli yada dizel seçeneklerde ağır bakımlarda değişik arıza durumlarına bağlı olarak değişik parçalar da değişebiliyor ve maliyetler oldukca daha yüksek seviyelere çıkabiliyor. Elektrikli araçların en ağır bakımı ise neredeyse benzinli dizel seçeneklerin standart bakımına eş kıymet seviyelerde gerçekleşiyor.
Bu bağlamda standart bakımlar kıyaslandığında elektrikli otomobiller toplam maliyet açısından ortalama yüzde 50 avantajlı oluyor.
Batarya maliyetleri vasıta satış fiyatlarının ortalama yüzde 20-25’ine karşılık ediyor
Satın alma maliyetleri açısından evvelinde batarya maliyetleri yüksek olduğundan elektrikli araçlar benzinli yada dizel emsallerine gore oldukca daha pahalıydı sadece halihazırda batarya maliyetleri ciddi anlamda düştü.
Dolayısıyla gelinen noktada elektrikli araçlar benzinli ve dizel emsallerine gore oldukca daha uygun hale geldi. Satın alma maliyetleri açısından vergisel anlamda da elektrikli araçların avantajları bulunuyor. Ek olarak çeşitli finansman koşullarıyla tüketici kredileri de sunuluyor.
Elektrikli otomobillerdeki bataryaların ekonomik ömrü 10 yıl olarak açıklanıyor. Bataryalar bu süreç sonunda tamamen kullanılamaz hale gelmiyor sadece kapasite yitirilmesine bağlı olarak menzil kaybı yaşanabiliyor.
Bugünün koşullarında batarya maliyetlerinin vasıta satış fiyatlarının ortalama yüzde 20-25’ine karşılık etmiş olduğu belirtiliyor.